Türkiye Basketbol 3. Ligi (TB3L) Bilecik’i temsil eden Bilecik Belediyespor Baş antrenörü Yeşer Karabulut son günlerde yaşanan takım içince yaşanan olayları değerlendirdi.
Yeşer Karabulut, yaptığı açıklamada son günlerde yaşanan olumsuzluklardan dolayı kendisini eleştirildiğini ve bugüne kadar hiç çiğ et yemediğini hiç te karnının ağrımadığını belirtti. Karabulut, “Eleştirebilirler bizi evet haklılar ama belden aşağı vurma kısmına geldiği zaman canım çok sıkılıyor, istediklerini söyleyebilirler. Doğru ve dürüst bir şekilde. Benim yüzüme karşı gelip her şeyi söyleyebilirler. Ama zaman zaman duyuyorum, yaşar hoca şöyle, arkamızdan böyle. Varsa biraz cesaretleri gelsinler yüz yüze konuşalım, halledelim, bizim yanlışlarımız varsa gelsinler yüzümüze söylesinler” dedi.
“TAKIMIN KÖTÜ GİDİŞATININ SEBEPLERİNDE BENİMDE ROLÜM VAR”
Takım içinde yaşanan olaylar ve alınan mağlubiyetler olaylarında birinci sebep kendilerinden kaynaklanan sebeplerden olduğunu belirten Karabulut, “Kendi dışlarında olan sebeplerde var. Öncelikli olarak biz kendimiz sezon planlamasına biraz geç kaldık. Bu geç kalmamız takımın planlamasını oluşturmamızda bazı zorluklar bize getirdi. Bu bizden kaynaklanan sıkıntılardı. İkinci problemse ligin kalitesi bizim düşündüğümüz kalitenin çok üstünde oluştu. Bunu daha önceki bir kaç platformda söyledim ben. Bildiğiniz gibi şuan Beko Lig dediğimiz Türkiye Basketbol birinci ligi 7 yabancıda bir lig oldu. Bu lig de çok kalite var. Bütün 7-8 takımlarımız Avrupa liginde oynuyor. Çok üst seviyede bir lig. Burada oynayamayan Türk oyuncular ikinci lige kaydılar ve ikinci lig teki kalitede çok yükseldi. Burada da ikinci ligde de 5-6 sene oynanan basketbolcular ikinci lig de yer bulamayınca üçüncü lig de forma giymeye başladılar. Bu üçüncü lig de yeni kurulan bir lig olunca burada üst düzeyde takımlar oluşmaya başladı. Biz bir bütçelere sahibiz. Evet, sağ olsun bugüne kadar Sayın Bilecik Belediyesi Başkan Selim Yağcı bize her zaman her konuda destek oldu. Bu kulübün buraya gelmesinde çok büyük emekleri var. Çok büyük mücadelesi var. Kendisine bu konuda buradan canı gönülden teşekkür ediyorum ama tabi ki bizim burada bir bütçemiz var. Dolayısıyla bütçenizin halinde takım yapabiliyorsunuz. Başkanımızın bize sunduğu bütçe dahilinde biz takım yapıyoruz evet bazı etkenler var” dedi.
“BU LİGLERDE BÜTÇELERDE ÖNEMLİ”
O gün maçı kazanabilecekleri bazı etkenler var ama bu etkenlerin dışında kurdukları bütçeler çok daha önemli olduğunu vurgulayan Karabulut, “Biz açıkçası bu ligin bütçesinin altında kaldık. Bir örnek söyleyeyim bu bütçelerle alakalı sizleri aydınlatabilecek bir örnek söyleyeyim. Bu hafta Ankara'da Ankara Orman'la oynadık. Ankara Orman'ın bütçesi tam bizim üç katımızdı. Yani ben Ankara Orman'ın kulüp başkanıyla maçtan önce oturduk bir çay içtik. Sayın başkanım sizin bütçeniz ne kadardır dediğimde, aylık bütçeleri oyunculara verilen bütçeleri bizim sporcularımıza verilen bütçeleri aylık bütçenin üç katıydı. Ankara Orman bu ligin orta takımlarından biri. Şimdi buradan gelecek olursak, biz 12 takımlı bir ligiz. Son takım direk küme düşüyor. Son takım değiliz şuan ve sondan önceki takım da Play-Out oynuyor. Yani biz son takım olmamaya gayret edeceğiz. Sondan bir takım olmamaya da dikkat edeceğiz. Hala hedefimiz devam ediyor. Bu kadar zor imkanlar içerisinde. Planlamalar da ben şahsım olarak hatalar yaptık. Çeşitli bu bir transferdir en nihayetinde. Bazen beklemediğin oyuncu çok iyi oynuyor. Bazen beklediğin oyuncu çok kötü oynuyor. Bununla ilgili sorunlar yaşadık. Bunların da etkisi var sadece bütçe değil. Biraz şanssız bir sene geçiriyoruz ama bu şanssız sene içerisinde dahi hala hedefimizden uzaklaşmadık. Biz 3’üncü ligden düşmeyelim bu sene 3’üncü ligin ne kadar zor olduğunu bütün Bilecik görsün. Belki önümüzdeki sene daha iyi bir yapılanmayla, belki ben olurum belki ben olmam artık belki yeni ufuklar, yeni umutlar. İnşallah daha iyi yerlerde yer alacağını ben umut ediyorum. Şunu aklından çıkarmasın seyircilerimiz, çok güzel basketbol maçı izliyorlar. Yenilebiliriz ama yeniyorlar. Ama Bilecik'te kaliteli basketbol maçı izliyorlar. Heyecanlı hop oturuyorlar, hop kalkıyorlar. Bunları onlara izlettirmek bile bir keyif aslında” dedi.
“YENİLDİĞİMİZ MAÇLAR SONRASI 2 GÜN UYUMADIĞIM OLUYOR”
Yenildikleri zaman taraftarların haklı olarak üzüldüklerini bazen kızdıklarını belirten Karabulut, “Haklılar bizde üzülüyoruz inanın yenildiğimiz bir kaç maçta ben 2 gece uyuyamadım. Uykusuz gecelerim geçiyor benimde. Bende kazanmak istiyorum ama mevcut imkanların en iyisini kullanmaya çalışıyoruz inanın buna. Takımla ilgili söyleyeceklerim bunlar şimdilik. Bir arada antrenman yapamıyoruz çünkü biraz önce bahsettiğim bütçeyle alakalı olarak oyuncuların iş güç durumları var. Bu iş güç durumlarından dolayı bazı oyuncular hafta sonu gelmek şartıyla bizle anlaşıyorlar. Siz evet burada daha antrenmanlı bir takım yaratmanız da bütçeye bağlı oluyor işte. O zaman oyuncu sizden istediğinin 3 katını, 4 katını istiyor. Sizde de o kadar para yok sizde ona yöneliyorsunuz ister istemez. Periyotlar arası farklar oluşuyor. Bir de şu var, biz arka arkaya mağlubiyetler alınca son haftalarda takım bir baskı ve stres oluşuyor üzerlerinde” dedi.
“OYUNCULARIMIN ÜZERİNDE SÜREKLİ MAĞLUBİYETİN VERMİŞ OLDUĞU STRES VAR”
Oyuncu o baskı ve gerginlik üzerinde sürekli mağlubiyetlerin vermiş olduğu bir stres var bir gerginlik oluştuğunu ve rahat olmadıklarını belirten Karabulut, “ Biz bu stresi aşmaya çalışıyoruz oyuncularımızla konuşuyoruz. Farklı etkenler de var. Ama biz bunu aşmaya gayret ediyoruz ve elimizden geleni yapıyoruz. İnşallah daha iyi sonuçlar alırız diye düşünüyorum. Oyuncularımızın tabi bir tane sakatlık yaşadık. Takım kaptanımızın sakatlığı var Ökkeş'in. Onun sakatlığı bizi olumsuz etkiledi. Bir de biz arka arkaya mağlubiyetler alınca biliyorsunuz bizim yaptığımız iş spor ve spor motivasyon işi. Oyuncular motivasyonlarını kaybediyorlar, haklı olarak kaybediyorlar. Çünkü yenilmek güzel bir şey değil. Siz bugün eşinizle tavla oynasanız, yenilmek istemezsiniz. Bizde yenilmek istemiyoruz ama ne oluyor sonuç olarak oyuncularda bir motivasyon kaybı oluyor” dedi.
“TAKIMDAN AYRILAN EGEMEN MADDİ İMKANSIZLIKLARDAN DOLAYI AYRILDI”
Egemen’in durumunun anlatan Baş antrenör Yeşer Karabulut, “Egemen'in durumu şöyle, Egemen Eskişehir'de üniversite okuyacaktı. Ekonomik anlamda bizden aldığı para Eskişehir'deki ekonomisine yetmiyor ve cep telefonu kapanıyor, kirasını ödeyemiyor bu anlamda çocuk mutsuz. Bize diyor ki, abi ben mutsuzum. Ben bu kafayla oynayamıyorum. Sizden aldığım para düşük bir para evet benim hayatımı düzene sokacağım, daha iyi paralar veren yerler var. Ben müsaade edeyim gideyim diyor. Verim alamıyorsunuz, öbür taraftan da oyuncu gitmek istiyor. Kal deseniz, mutlu olamayacak. Mecburen sizde oyuncuya diyorsunuz ki evladım yolun açık olsun. Uğur'un konusuna gelince, Uğur’un ayrılacağı gibi bir söz konusu yok. Geçtiğimiz haftalarda çok kötü bir top oynadı. Bir kaç hafadır çok formsuz. Geçen hafta biz kendisini oyuna sokmadık. O formsuzluğunu kendisi de hissetsin diye. Kendisini toparlarsa yola devam edecek, herhangi bir sıkıntısı olacağını sanmıyorum. Galibiyetlere ihtiyacımız var. Elbette o galibiyetlerin bizim sıkıntılarımızı çözeceğini umut ediyorum. Bunlar oyuncuların kendi aralarındaki şeylerdir bunlar. Sonuçta Saday 6 yıldır bu takımda. Sizler de takip ediyorsunuz. Bu kulüp üçüncü lige geldiği bu 6 yıla geldiği yürüyüş içerisinde Saday bize çok önemli basketbollar oynadı. Biz bir günde bir yere gelmedik. İnsanlar bunu çok çabuk unutuyorlar. Geçen sene çok başarılıydık, buraya geliyorduk röportajlar yapıyorduk. Bunun içerisinde hep Saday vardı. Saday çok ciddi olaylara bakan, hani ilk 5 başlamış, başlamamış bunları pek problem edecek bir çocuk değil. Saday çok kötü bir günündeydi. Hatta devre arası soyunma odasına girdiğine herkesten benle birlikte bütün takım arkadaşlarından özür diledi. Kötü bir günündeydi, inşallah iyi günleri olacak. Bir kaç sebep var bunda, ligin yükselmesi önemli. Lig yükseldi, oradaki sertlik yükseldi. Buna cevap veremiyorlar belki evet haklısınız, orada bir sıkıntıları var. Bir başka konuda takım içerisindeki genel bir bütünleşememe onlara da yansıyor diye düşünüyorum ama inşallah ikinci yarıda biraz daha çıkışa geçip daha iyi galibiyetler alır bu inşallah sorunları çözeriz diye tahmin ediyorum düşünüyorum” dedi.
“BU SENE OKUL BASKETBOL TAKIMI ÇIKARTAMADIK”
Bu sene öğretmeni olduğu Ertuğrulgazi Lisesi’nde basket takımı çıkaramadıkları belirten Karabulut, “Bu sene biliyorsunuz bizim sayın menajerimiz Dilaver Tetik'de ayağından sakatlandı. Bir talihsizlik yaşadı. Onun için onun yaşadığı talihsizliklere benim iş yüküm çok arttı. Hatta biliyorsunuz ben sadece bu basketbol takımıyla da ilgilenmiyorum. Sonuçta ben bir öğretmenim. Bu işe daha fahri ve gönüllü bir şekilde başladık. Üstümüze yükler biniyor. Bu ağırlık zaman zaman beni de yıpratıyor. Benim de hatalarım var. Öz eleştiride yapıyorum değerlendiriyoruz da kendi aramızda konuşuyoruz da yaşar bak şöyle yapmalıydın, böyle yapmalıydın. Bir yerde bir yanlış varsa, biz bir takımsak hepimizin olduğu bir yanlışlar var. Başarı olduğu zaman işte yaşar hoca başarılı diye konuşuluyorsa, başarısızlıkta da negatif şeyler konuşulması normaldir. Ben bunları saygıyla karşılıyorum. Şimdi bizim okulumuzun basketbol takımı her zaman mevcut. Bu sene okullarda öğrenciler arasında okul geçişlerinde serbest bıraktılar. Ertuğrulgazi Lisesinden basketbol takımından ya da herhangi bir öğrenci başka bir okula gidebilir durumda. Bizim okulumuzda 2 tane 3 tane basketbol takımımızdan direk oynayan çocuklar Bilecik Anadolu Lisesi'ne gittiler. Bilecik Anadolu Lisesi'ne gidince okul takımımız bir anda yani kadromuzda bir daralma söz konusu oldu. Bir de şöyle bir şey söz konusu, okulumuzda yoğun bir tempo var.Dilaver hoca da beraber çalışıyoruz bildiğiniz gibi onunda ayağından sakatlanması ve okuldan raporlu olması sebebiyle okul takımlarının tamamının yükü üstüme bindi. Futbol takımı var, Voleybol takımı var vs. Bizde dedik ki, basketbol takımı kadro olarak zayıfladı. Yani sahaya belki 5 kişi çıkaramayacağız. Belki bir 10 kişi çıkaramayacağız. Buda bizi zorlayacak. Bizde dedik ki o zaman basketbol takımını bu sene çıkarmayalım, hem çocuklarımızda sahada ezilmesin, bizde böyle bir karar verdik ve bizim okul takımımızın içerisindeki yetenekli çocuklarımız Bilecik Belediyesi'nin, Bilecik Belediyespor ‘un alt yapılarında benimde takip ettiğim antrenmanlarına düzenli olarak gidiyorlar zaten. Yani onlar spor yapma şansına devam ediyorlar. Ertuğrulgazi Lisesi'nde zaten futbol takımının başındayım yani okulun öğretmeni olarak görevlerimi yerine getirmekle her şeyi yapıyorum. Ama bu basketbolla ilgili oyuncuların olmaması ve orada bir gereksiz kadro oluşacak, gideceğiz orada çocuklar ezilecek. Yani olmayabilir sonuçta öyle bir şartımız yok. Bizde öyle bir karar aldık, ben öyle bir karar düşündüm öğretmen arkadaşlarla. Zaten yükümüz çok fazla üniversiteninki de gelince zaten benim üniversite 1 ay sürüyor ben onu da bir görevmiş gibi yapıyorum. Bununla ilgili bir yoğunluğum yok. O yüzden öyle almış olduğumuz bir karar. Hem çocukların olmaması, hem de benim yükümün çok ağır olması okuldaki yükümünde çünkü, sayın hocamız Dilaver hocamızda yanımızda olmayınca biz tabi tek öğretmen gibi orada kaldım. Futbol takımlarını birisinin çalıştırması gerekiyor. Onlar geçen sene şampiyon olmuş durumu var. Basketbol takımı zaten normal olarak devam ediyor. Bizde böyle bir karar aldık. Yani herhangi bunun altında bir art niyet aramanın, bunun altında bir kötülük aramanın bir anlamı yok. Hepsi bizim çocuklarımız, hepsini takip ediyoruz. Sayın alt yapı hocamız sayın Hakan Selen hocamızda antrenmanlara devam ediyorlar. Ben takip ediyorum. İnşallah önümüzdeki senelerde iyi takımlar olduğu sürece onlar da maçlara katılacaktır diye düşünüyorum” dedi.
