DEVLET BAHÇELİ, BİLECİK'TEN HÜKÜMETE FENA YÜKLENDİ

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 18 gün sonra yapılacak 25’inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri’nin ülkenin birliğine, milletin dirliğine, insanların refahına en üst düzeyde katkılar sağlamasını Allah’tan niyaz ettiğini belirtti.

21 Mayıs 2015 Perşembe 08:41
2317 Okunma
DEVLET BAHÇELİ, BİLECİK'TEN HÜKÜMETE FENA YÜKLENDİ

 Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 18 gün sonra yapılacak 25’inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri’nin ülkenin birliğine, milletin dirliğine, insanların refahına en üst düzeyde katkılar sağlamasını Allah’tan niyaz ettiğini belirtti.  

 

 

  Bilecik Cumhuriyet Meydanında yaklaşık 3 bin 500 kişiye seslenen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bilecik’in kendileri için bir tarih, kahramanlık, kuruluşunun aziz emaneti olduğunu söyleyerek, “Bilecik bizim için ecdat yadigârı, varlığımızın ve birliğimizin güvencesidir. Çok şükür Bilecik bugün tıpkı 400 çadırlık Türkmen obası gibi heyecan doludur. Yeni bir fetih ruhu için her şey tamamdır. Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran muhterem Bileciklilerle gurur duyuyorum. Bugün bu meydanda; ecdadımızın duaları, Şehitlerimizin ruhları, Şehit analarının gözyaşları, yetimlerin yürek yaraları, nesillerin gelecek ümitleri, bizimledir, bizim yanımızdadır ve bizim aramızdadır. Şeyh Edebali’nin hatıraları, Hayme Ana’nın öğütleri Ertuğrul Gazi’nin hedefleri, Osman Gazi’nin ülküleri, Alplerin, erenlerin, gazilerin, dervişlerin, gönül insanlarının mirası vardır. Söğüt Ocağı’nın dumanı hala tütmektedir. İnkar edilen, küfür ve hakarete uğrayan, yok sayılan Türklük Bilecik’te dimdik ayaktadır” dedi.

 

 

  “BİLECİK İHANETE DUR DİYECEK”

 

  MHP Lideri Bahçeli, Bilecik’in 7 Haziran seçimlerinde ihanete dur diyeceğini iddia ederek, “Devletimizin, tarihimizin, mukaddesatımızın aradığı sağlam irade, güçlü karar, tavizsiz inanç Bilecik’tedir. Bilecik, İhanete dur diyen, alçaklığa karşı çıkan, bölünmeye, kardeş kavgalarına, ayrışmaya, kutuplaşmaya tamamen kapalı duran Milliyetçi Hareket Partisi’ni sahiplenmiş, bağrına basmıştır. Biz sefere talip olduk, zafer Cenab-ı Allah’tandır. Biz yola çıktık, takdir Türk milletindendir. Biz yürüdük, destek ve dua Bilecik’tendir. Bu muhteşem tablo, ayrılmak, bölünmek istemeyen Bileciklilerin doğruluşudur. Tarih şahittir, vicdan sahibi herkes hak verecektir, Söğüt’ten yürüdük, üç kıtaya vardık. Söğüt’ten yürüdük, cihangir bir devlete ulaştık. Söğüt’ten yürüdük, çağlara Türk mührü vurduk, insanlığa adalet ve kudreti öğrettik. Yürüdük, yüksek bir irade ve kucaklaşma ruhuyla imparatorluk kurduk. Yürüdük, kaynaşmanın, ortak değerlerde buluşmanın, milli ve manevi değerlerde birleşmenin haz ve doyumsuz lezzetini yaşadık. Asil yürekler, yüce gönüller, pırıl pırıl parlayan vicdanlar Türk milletine vücut verdi. Söğüt ruhu ölmedi, işte burada yaşıyor. Yörük-Türkmen fazileti sönmedi, Bilecik’ten dünyaya yansıyor” dedi.

 

 

  “YÜRÜYÜŞÜMÜZDEN VATANSIZLAR RAHATSIZDIR”

 

  Milli değerlerin etrafında kenetlenmek için bu yolda yürüdüklerinin belirten Bahçeli sözlerine şöyle devam etti.

  “Türkiye’nin onurunu yüceltmek, milli birliği, milli kimliği, üniter milli devleti müdafaa için yürüyor, yürüyor, yürüyoruz. Durmuyoruz, duraklamıyoruz, dinlenmiyoruz, geri çekilmiyoruz. Yürüyüşümüzden vatansızlar rahatsızdır. Yürüyüşümüzden Türk düşmanları korkmaktadır. Yürüyüşümüzden ecdadımıza katliamcı diyen entrikacılar kaygılanmaktadır. Çünkü bizim yürüyüşümüz Türk milletinin barış, huzur ve kardeşliğine hizmettir. Çünkü bizim yürüyüşümüz Türkiye’nin kurtuluşuna, Türklüğün yükselişine, kuruluş felsefesinin ihyasına kilitlenmiştir. AKP istedi diye yürüyüşümüzden vazgeçmeyiz. Kan kardeşi PKK, siyasi ikizi HDP gocundu diye yolumuzdan dönmeyiz. Çözülme süreci zarar görüyor, batı böyle istiyor, cinayet projeleri şöyle buyuruyor diye ülkülerimizden de asla ayrılmayız” dedi.

 

 

  “DİYARBAKIR’DA SEROK, BİLECİK’TE YÖRÜK MASKESİ TAKAN DAVUTOĞLU İYİ BİLSİN”

 

  Konuşmasının devamında hükümete yüklenen Bahçeli, “Diyarbakır’da Serok, Bilecik’te Yörük maskesi takan Davutoğlu iyi bilsin ki; biz Milliyetçi Hareket Partisi’yiz.  Biz büyük Türk milletinin ruh kökü, varlık sigortası, kimlik beyannamesi, milliyetçi hisarıyız. Bizim yürüyüşümüzün öznesi Hz.Yesevi’nin öğütleridir. Bizim yürüyüşümüzün manevi muhafızı Dedem Korkut’un sözleri, Hacı Bektaş’ın hikmet dolu tavsiyeleridir. Bizim yürüyüşümüzün kılavuzu İslam’ın nurlu mesajlarıdır. Biz bin yıllık kardeşliği yaşamak ve yaşatmak için yürüyoruz. Biz doğudan batıya, güneyden kuzeye herkesin, her Türk vatandaşının sözcüsü olmak için yürüyoruz. Çin Sarayı’nı basan Kürşat için yürüyoruz. Bizans surlarına üç hilali asan Ulubatlı Hasan için yürüyoruz. Türkmen destanı bitmesin, Türk nefesi kesilmesin diye dosdoğru yürüyoruz. Yanımızda Bilecik, arkamızda milletimiz, önümüzde şehitlerimiz, üstümüzde Allah’ın himayesiyle kötülüğü yenmek, tuzakları bozmak için yürüyoruz ve her şartta da yürüyeceğiz” dedi.

 

 

  “MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ, ZEDELENEN, AŞAĞILANAN, HOR GÖRÜLEN MİLLİ AHLAK VE ŞEREFİN YOLCUSUDUR”

 

  Milliyetçi Hareket Partisi, zedelenen, aşağılanan, hor görülen milli ahlak ve şerefin yolcusu olduğunu iddia eden Bahçeli, “Milliyetçi Hareket Partisi; tavizkar, teslimiyetçi ve tahripkâr zihniyetlere karşı duruşun merkezidir. Biz varken, küresel ayak oyunları amacına ulaşamayacaktır. Biz varken, dayatma, tehdit, açılım, yıkım, çözüm belini doğrultamayacaktır. Biz ayaktayken, ekonomik sömürü, planlanan sosyal ve siyasal felaket sonuç vermeyecektir. Bu itibarla diyorum ki, Bizimle Yürü Bilecik. Şimdi siz söyleyiniz ve gür bir sesle yeri göğü inleterek cevap veriniz: Türklüğü kırıma uğratmak için Haçlı kadrosuna yazılan bu dönem tekfurlarına karşı bizimle yürüyecek misiniz? Vatanı satanlara, topraklarımızı bırakıp kaçanlara, ecdadımızın türbesini kamyonlara yükleyip korkakça geri çekilenlere karşı bizimle yürüyecek misiniz? İş için, aş için, umutlu, güvenli ve huzurlu bir gelecek için yanımızda, yöremizde ve aramızda olacak mısınız?” dedi.

 

 

  “TÜRK’E KEFEN BİÇMEYE HAZIRLANANLARI BİR KEZ DAHA UYARIYORUM”

 

  Bilecik’ten Türk’e kefen biçmeye hazırlananları bir kez daha uyaran Bahçeli, “Buradan, tarihimizi karalamaya, ecdadımızı sorgulamaya kalkan densizlere bir kez daha sesleniyorum. Türk milleti, yalnızca bugün işbaşındaki kokuşmuş zihniyetten ibaret değildir. Bu zihniyetin dümen suyuna girenlerin gösterdiği zafiyet hiç kimseyi iştahlandırmamalıdır. Kimse aldanmasın, yanlış hesap yapmasın. Türk milletinin heybet ve haşmetini kimse hafife almasın, yanlışa yormasın. Geçmişte yanlış yapanlar, bedelini Çanakkale’de ödedi. Geçmişte varlığımıza göz dikenler Dumlupınar’da tepelendi. Saltanat süren işbirlikçiler, kan döken işgalciler vatandan defedildi. Bugünkü karanlık tabloya bakarak, milletimizi çaresiz ve mahkum görmeye kimse kalkışmasın.

 

 

İşte Bilecik, İşte Türkiye sevdalıları, İşte Milliyetçi Hareket Partisi, alayının üstesinden gelmek için burada, bu meydandadır. Sabrımızı sınamak isteyenlere dünü hatırlatırız. İçimizi karıştırmaya çalışanlara Söğüt ruhuyla karşılık veririz. Bayrağımıza uzanan elleri kırar, vatanımıza kast eden emelleri paramparça ederiz. Korkmayın, çekinmeyin, meraklanmayın her sorunun üstesinden geliriz. Her zorluğu aşarız. Bilecik sahipsiz değildir. Bilecik kimsesiz değildir. Bilecik yalnız değildir. Milliyetçi Hareket yanınızdadır. Milliyetçi Hareket arkanızdadır. MHP varsa, çare vardır. MHP varsa, henüz ümitler tükenmemiştir. MHP varsa, Türk milletinin tarihi yürüyüşü kesilmeyecektir. Bu toprakların türbedarı Türk milletidir. Bu toprakların geleceği sizlere emanettir” dedi.

 

 

  “AKP LAFTA İKTİDARDIR, GERÇEKTE İSE İKTİDARSIZLIĞIN PENÇESİNDEDİR”

 

  Bahçeli, Türkiye’nin kötürüm bir iktidarın elinde olduğunu iddia ederek, sözlerine şöyle devam etti.

  “Başbakan vesayet altında, bakanları uzaktan kumandalıdır. Bugün ülkemizde her şey birbirine karışmıştır. Doğru ile yanlış yer değiştirmiştir. Davutoğlu tezvirat ve dedikoduyla siyaset yapılacağını zannetmektedir. AKP’nin vizyonu yoktur, heyecanı yoktur, geleceği yoktur, adaleti yoktur, ahlakı yoktur, izanı yoktur, kökü ve kimliği yoktur.  Milli ve manevi değerleri sıfırı tüketmiştir. AKP yok hükmündedir. AKP lafta iktidardır, gerçekte ise iktidarsızlığın pençesindedir.

 

 

Tek adamlık planları yapan Erdoğan AKP’yi hücrelerine kadar elinde tutmaktadır. Erdoğan AKP’nin fiili eş genel başkanı olarak paralel ve korsan mitinglerle yasa ve Anayasa’yı açıktan çiğnemektedir. Hukuk devre dışıdır. Tarafsızlık saha dışındadır. Şeref ve namus üstüne edilen yeminler gündem dışıdır. Devlet terbiyesi, devlet umuru kenardadır. “Alışılmış Cumhurbaşkanı olmayacağım” diyen Erdoğan, yıkım ve parçalanmanın alıştırmalarını alışık olduğu yöntemlerle icra ve ifa etmektedir. Maksadı başkanlık sistemine geçebilmek için AKP’ye oy toplamaktır. Amacı PKK ve HDP’yle yeni Anayasa yazmak, yeni Türkiye isimli yıkımın temellerini kazmaktır” dedi.

 

 

  BAHÇELİ, BİLECİK’İN SORUNLARINI ELE ALDI VE HÜKÜMETE YÜKLENDİ

 

  Bunca ekonomik sorununuz varken, bunca talep ve beklentiniz ortada duruyorken, Erdoğan’ın sırf koltuk için çalışmasını doğru buluyor musunuz? Sorunu Bileciklilere soran Bahçeli, “13 yıldır yapılamayan Bilecik Devlet Hastanesi’ni mesele etmeyenlerin, başkanlık için gece gündüz uğraşmasını ahlaklı görüyor musunuz? Bilecik-Bursa arasındaki Yenişehir yoluna kafa yormayanların, kendi ikballerinin peşine düşmelerini adil ve isabetli buluyor musunuz? Orta Sakarya Vadisi’nde aşırı kar yağışından dolayı oluşan zararı afet kapsamına almayıp çiftçilerimize yüz çevirenlerin, saraylarda haram sultası sürmesini kabul ediyor musunuz? Bilecik işsiz ve gelirsizdir; fakat haramzadeler Ankara’ya 1 milyar 370 milyon lira değerinde bin yüz elli odalı kaçak ve karanlık saray yaptırmıştır. Bilecik, “Çiftçinin hali ne olacak, hayat pahalılığı ne zaman bitecek” merakındadır” dedi.

 

 

  “17-25 ARALIKÇILAR HAZİNEYİ HORTUMLAMAKLA MEŞGULDÜR”

 

  17-25 Aralıkçılar hazineyi hortumlamakla meşguldür ithamları ile Bileciklilere seslenen Bahçeli, “Bilecik yoksulluktan şikâyetçiyken, AKP yolsuzluğa devam demektedir. Bilecik yasaklardan mustaripken, AKP yozlaşmaya devam kararındadır. Bilecik borçtan yakınmaktadır, AKP, “Onlar konuşur biz yaparız” utanmazlığını sürdürmektedir. Bilecik’te emekli, esnaf, işçi, memur, işadamı mağdurdur; AKP ikinci atılım dönemi yalanı ve riyakarlığıyla oyalanmakta, mağrur pozlar vermektedir. Asgari ücretli 949 lirayla karın doyar mı diye sormaktadır, Erdoğan ve Davutoğlu ise asgari ücreti yok mu arttıran diye bağırmakta, bizim teklifimizi alaya almaktadır. İşsizler iş kaygısındadır, Erdoğan ise “İş beğendiremiyoruz, Vietnam’dan şoför getiriyoruz” mazeretine sığınmaktadır. Hükümet Bilecik’e tepeden bakmaktadır” ifadelerini kullandı.

 

 

  “SAYIN DAVUTOĞLU BU NEYİN SELAMIDIR”

 

  Davutoğlu’nun şaşkın, şuursuz, ufuksuz, yönsüz ve dengesiz ve bu saray hafiyesi, bu saray tebaası olduğunu iddia ederek sözlerine şöyle devam etti.

  “15 Mayıs’ta buraya gelmiştir. Bilecik’e Süleyman Şah’tan selam getirdiğini söylemiştir. Sayın Davutoğlu bu neyin selamıdır? Süleyman Şah Türbesini bırakıp kaçmanın mı selamıdır? Saygı Karakolu’nu bombalamanın mı selamıdır? Vatan topraklarını peşkeş çekmenin mi selamıdır? Bu selam neyin nesidir? Süleyman Şah’ın bedduasını alanların, selam getirmesi kara mizahtır. Davutoğlu 25 Ocak 2015 günü, Diyarbakır’da Kobani’yi selamlıyor, Kobanililerin alnından öpüyor, Kobani’yi tarihi emanet olarak görüyordu.

 

 

Kürtçe’yi Türkçe kadar öğrenmekten bahsediyordu. Serok Ahmet olmakla övünüyordu. Şimdi bu Davutoğlu Süleyman Şah’tan selam getiriyor. Ancak geçmişte Kandil’i selamlarken aklına Süleyman Şah gelmiyordu. Aziz ecdadımızın kemiklerini sandıklara koyup evden eve nakliye araçlarına koyarken Ertuğrul Gazi’nin muhterem babasına hürmet etmiyordu. Davutoğlu tükenmiş, dağılmış, sarayda omurga kaybı yaşamış bir siyasetçi olarak tarihe şimdiden geçmiştir. Şeyh Edebali’nin huzuruna çıkıp, siyaseti bu aziz büyüğümüzün ahlakıyla yapacağını kendi kendine mırıldanması ise baştan ayağa yalan ve ucuz istismardır. “

 

 

  “7 HAZİRAN AKŞAMI DEFTERİ DÜRÜLECEKTİR”

 

  Davutoğlu’nun 7 Haziran akşamı defteri dürüleceğini belirten Bahçeli, “Davutoğlu AKP’deki düşüşü gördükçe şoka girmekte, siyasi felç geçirmektedir. Zira 7 Haziran akşamı defteri dürülecektir. Ve bu nedenle iftiraları sıralamaktadır. Dün Yozgat’ta, 28 Şubat döneminde başörtüsü yasağının geldiğini ifade etmiş, zulmün diz boyu olduğunu söylemiş, iktidarda da bizim bulunduğumuzu hayasızca ileri sürmüştür. Merhum Menderes asılırken MHP neredeydi diyen Davutoğlu bir kez daha mayına basmış, ters köşeye yatmıştır. Bilecik’ten Davutoğlu’na çağrıda bulunuyorum: Eğer 28 Şubat sürecinde MHP’nin iktidarda olduğunu ispat etmezsen namertsin. Eğer 28 Şubat’ta MHP’nin sorumluluk üstlendiğini hemen, çok acil somut delilleriyle ortaya çıkaramazsan siyasi şeref yoksun olmaktan kurtulamayacaksın. Davutoğlu haberin olsun, yine çuvalladın, yine yaş tahtaya bastın. Cahil misin müfteri mi? Çamur musun münafık mı? Sayın Davutoğlu sen kimsin? Bu desteksiz atışları, bu yalan dolanı sana kimler öğretti? Milliyetçi Hareket’i 28 Şubat’ta iktidarda göstermek en hafif tabirle Türk milletine küfür, maneviyata saplanan zehirli hançerdir.

 

 

12 Eylül’ün gölgesinde palazlanan, darbelerin yan ürünü olan Davutoğlu ve zihniyeti değil midir? 28 Şubat’ın beşiğinde sallanan, kundağında pışpışlanan Davutoğlu ve zihniyeti değil midir? Yalancı bir şahıstan Başbakan olur mu? Paralel dediklerinin elinden tutup devlete yerleştiren, sonra da dönüp darbe yapıyorlar, inlerine gireceğiz diyen çürümüş bir anlayıştan bu ülkeye, bu millete hayır gelir mi? Davutoğlu bilesin ki, iki yanlıştan bir doğru çıkmaz. Ne var ki dört rüşvetçiden Yüce Divan çıkar ve adaletin şamarı kafanıza iner, çok yakında da arka arkaya inecektir. Buradan Türk milliyetçilerinin kararını bir kez daha vurguluyorum: Kargaşa ve cepheleşmenin, gerilim ve kutuplaşmanın tarafı olmayan Milliyetçi Hareket, kucaklaşma, uzlaşma, beraberlik, istikrar ve huzurun adresidir. Milliyetçi Hareket, devletle millet kaynaşmasının, milli değerlerimizin, ve bin yıllık kardeşliğimizin teminatıdır. Milliyetçi Hareket, Türkiye’nin bölünmesine, değerlerimizin yok edilmesine ve milletimizin kardeş kavgasına sürüklenmesine hiçbir şart altında izin vermeyecektir.  Karşımıza çıkacak her engeli tek başımıza aşarız” dedi.

 

 

  “HEDEFLERİMİZ BÜYÜK”

 

  Bahçeli konuşmasının sonunda MHP iktidarında yapacakları hakkında Bileciklilere bilgi verdi. Hedeflerinin büyük, hedeflerinin ülkülerimiz berrak ve herkesi kapsamakta olduğunu belirterek sözlerine şöyle son verdi.

 

 

  “Emeklilerimize sesleniyorum, Mart ayında 1bin 400 ve Eylül ayında 1bin 400 lira olmak üzere yılda toplam 2 bin 800 lira Emekli Destek Ödeneği almak için bizimle yürüyün. Emeklilerimizin banka promosyonu alabilmeleri, esnaflarımızın emekli aylıklarından kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması için hevesle yürüyoruz. Emekli aylıkları arasındaki eşitsizliği gidereceğiz, emekli aylığı hesabındaki refah payını yükselteceğiz. Kamu çalışanlarımızın çeşitli isimler altında ödenen tüm ek ödeneklerini emekli aylığına yansıtacağız. Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini çözeceğiz. Çiftçilerimizin belini büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indireceğiz.

 

 

 Tarımı canlandırmak, çiftçimizi, hayvan üreticimizi borçtan dertten kurtarmak için bizimle yürüyecek misiniz? Hayvan üreticilerimizin yem ve kepek başta olmak üzere, kullandıkları girdilerdeki KDV’yi yüzde 1’e düşürmek için yürüyüşümüzü hızlandıracağız, bize katılacak mısınız? Asgari ücretten vergi almayacağız, ücretlilerin asgari ücret kadar gelirini vergi dışı bırakacağız. İmamsız ve müezzinsiz cami bırakmayacağız. 65 yaşını doldurmuş kardeşlerim, rahat olun, size ödenen aylığı 300 liraya çıkaracağız. Yaşlısına bakmakla yükümlü ailelerimize sosyal bakım yardımını helalinden vereceğiz.

 

 

Kamuya ait atıl arazileri yoksullarımıza tahsis etmekle kalmayacak, istihdam oluşturmak amacıyla, büyük ya da küçükbaş hayvanları bedelsiz dağıtacağız. Evi olmayan muhtaç ailelerimize sosyal konut sağlayacağız, veya 250 lira kira yardımı yapacağız. İlköğretime ve ortaöğretime devam eden evlatlarımızın annelerine muhtaçlık durumlarını dikkate alarak en az 50 lira vereceğiz. 6 yaş altı bebek ve çocuklar ile hamile veya lohusa annelere şartlı sağlık yardımını artıracağız. Aylık 200 kilovat saatin altında elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza yüzde 75 indirim yapacağız.”

 

 

  Bahçeli, konuşmasının ardında Kütahya’ya düzenleyeceği miting için geçti. Konuşma sonrası İHA muhabirinin “Meral Akşener hakkında yapılan iddialar hakkında ne düşünüyorsunuz” sorusuna, sert bir şekilde karşılayarak soruyu cevapsız bıraktı.

 

Son Güncelleme: 21.05.2015 08:41
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
banner22

resim yükleresim yükle