Cumhuriyet Halk Partisi Yalova Milletvekili Muharrem İnce, referandum çalışmaları kapsamında geldiği Bilecik'te Cumhurbaşkanı, Başbakanın meydanlarda 15 Temmuz akşamını tartıştıklarını belirterek, “Kardeşim gel de anayasayı anlat. Neden ‘evet’ dememiz gerektiğini gel anlat. Birinci madde, ikinci madde, 18 maddeyi tek, tek anlat. Hayır bunu yapmıyor. Neden ‘evet’ dememiz gerektiğini söyleyemiyor” dedi.
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Bilecik'te düzenlediği referandumda ’hayır’ mitinginde, Başbakan ve Melih Gökçek'e 15 Temmuz akşamı ‘neredeydiniz’ diye sordu. Beygirin üzerine çıkamayanların, tankın üzerine niye çıktın diye hesap sormalarını belirten İnce, “15 Temmuz akşamı diyorlar ‘tankın üzerine neden çıkmadın’ Ya sen bir beygirin üzerine çıkamadın da, tankı niye soruyorsun. Yani 15 Temmuz akşamı tankın üzerine sen 8’den gece yarısına kadar neredeydin? Başbakan hangi tünelde saklanıyordu? Melik Gökçek hangi gecekondu da saklanıyordu. Önce onları bir anlat. Beygirin üzerine çıkamayanlar, tankın üzerine niye çıktın diye hesap soruyor. Sen 3 bin polis olmadan tuvalete gidemiyorsun, 3 bin koruma olmadan tuvaletin önünden geçemiyorsun, meydanlarda konuşuyorsun. Bunların hakkından ben gelirim siz merak etmeyin. Bunların anladığı dil bu” dedi.
“Hayır, çıkınca ezan yerine klasik müzik mi dinleyeceğiz”
AK Partililerinin millete sürekli 4 parmak gösterdiklerinin üzerini çizen İnce, “Sürekli ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ diyorlar. Allah sana 5 parmak vermiş, niye 5’ini birden göstermiyorsun? O beşincisi ne biliyor musun? Kul hakkı o kul hakkı. Billboardlara yazmışlar, utanmazlık tavan yaptı artık. Diyor ki, ‘ezan için evet’, Hayır, çıkınca ezan yerine klasik müzik mi dinleyeceğiz. Ayıp, ayıp. ‘Allah için evet’ yazmış. Allah evete, hayıra karışmaz. Allah evet ya da hayır demez ama Allah çalma der çalma, kul hakkı yeme der. Tek bayrak için evet afişi asmışlar. Utanmazlığa bak.
Yani hayır çıktığında çift bayrak mı olacak. Ankara’nın göbeğine Barzani’nin bayrağını dikenler bize gelmiş tek bayrak diyor. Hadi oradan. Yolda gelirken geçenlerde bir AKP’li yönetici dalga geçiyor sözüm ona benimle. Dedi ki, Hıristiyanlar dedi İncil üzerine yemin ediyor. Biz dedi Kuran-ı Kerim üzerine yemin etsek siz dedi CHP hemen karşı çıkarısınız dedi. Dedim ki, iyi ki kuranı kerim üzerine yemin etmiyoruz. ‘Niye’ dedi. Siz anayasa üzerine yemin ediyorsunuz, uymuyorsunuz. Kuranın üstüne yemin etseniz gene çarpılırsınız, çarpılırsınız dedim” dedi.
“Deneme yanılma yöntemiyle anayasa olmaz”
Bileciklilere 16 Nisan Pazar günü sandık başına gideceklerini anlatan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce,”Bu ülkeyi yönetecek başbakanı seçmeyeceğiz, bu ülkeyi yönetecek cumhurbaşkanını seçmeyeceğiz. Milletvekillerini, belediye başkanlarını seçmeyeceğiz, kimin yöneteceğini seçmeyeceğiz. Nasıl yönetileceğimize karar vereceğiz. Eğer 100 yıl önce 90 yıl önce padişahtan saraydan alınan yetki millete verilen bu yetkiyi bir kişiye verecek miyiz? Yoksa millet de mi kalacak? Biz buna bakacağız. Deneme yanılma yöntemiyle anayasa olmaz. Deneriz 3-5 sene sonra vazgeçeriz. Sakın ha. Böyle bir şey olmaz, bu mümkün değil.
2010 anayasasını denediler referandum hatırlayın. Biz yapmayın, etmeyin dedik hayır dedik. Onlar ‘evet’ dedi. Kim haklı çıktı biz haklı çıktık. Yargıyı FETÖ’ye teslim ettiler. 2010 referandumunda kendileri kandırtıldı. Milleti de kandırdılar. Sizi de kandırdılar. PKK ile pazarlık yaptılar. Habur’da teröristlerin ayağına çadır mahkemesi kurdular. Kandırtıla kandırıla buraya geldiler. Aldatıla, aldatıla buraya geldiler. Şimdi kanmamalıyız. Burada kaybedersek hepimiz kaybedeceğiz. Çocuklarımız, geleceğimiz, demokrasimiz” dedi.
“Bunun adı tek adama kıyak, demokrasiye tuzaktır”
Dertlerinin Recep Tayyip Erdoğan olmadığını, Recep Tayyip Erdoğan’ın bir fani olduğunu, bugün var yarın olmadığını söyleyen İnce, “Yetkileri kime vereceğimizle ilgileniyoruz. Sen AK Partiliysen seçimde gider partide oyunu verirsin. Ama tapuyu verme tapuyu. Burada tapu istiyor senden. Bunun adı tek adama kıyak, demokrasiye tuzaktır. Yani birisi diyor ki, bu memleketin tapusunu ver diyor. Bir siyaset adama bana oy ver diyebilir. Ama devleti bana ver diyemez. AK Partili, MHP’li, CHP’li, HDP’li kimse bütün siyasi partiler milletin karşısına geçer oy ister, oyuna talibim der. Bana oyunu ver der. Bunu demek her siyasi partinin hakkıdır. Ama bana devleti ver diyorlar devleti. İşte ona hayır diyeceğiz hep birlikte hayır. Bir FETÖ muhabbetidir gidiyor. Geçenlerde Melih Gökçek Ankara’daki billboardlara asmış.
‘Sol siyaset ve FETÖ ilişkileri’ kitap yazmış. Utanmazlık bu kadar olur. Besleyen sen, büyüten sen, parsel, parsel satan sen kucak kucağa yaşayan sen utanmadan son siyaset FETÖ ilişkisi. Ne istediler de vermedik diyen bunlar değil mi? Rabbim beni affetsin diyen bunlar değil mi? O rabbim beni affetsin diye dua ediyor, bizim Bolu Milletvekili Tanju Özcan’da ‘rabbim onu affetme’ diye dua ediyor her gün. Rabbim seni affeder, affetmez onu bilmem ama milletin seni affetmediği kesin çünkü anketleri görüyorlar durum hayır çıkacak. Bunun farkındalar çamurlaşmaları bu yüzden işte” dedi.
“Milletvekili olma hayalinin falan bırakın, diplomanızın gücüne güvenin diplomanızın”
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, ‘evet’ çıkarsa 18 yalındaki birinin milletvekili olacağını söyledi. Ama bu milletvekillerinin zengin çocuklarını olacağını kaydeden İnce sözlerine şöyle devam etti;
“Ey benim aziz Bilecikli kardeşim. Evet dersen 18 yaşında Milletvekili olacak. Yani senin Mehmet amca, Bozüyüklü Mehmet amcan sen zannediyor musun ki senin çocuk mu olacak. Zenginlerin çocuklarından 2-3 tane göstermelik yapacaklar. Her sene 18 yaşını dolduran 1 milyon 200 bin genç var.
Ben onların öğretmen abisi olarak sesleniyorum. Milletvekili olma hayalinin falan bırakın, diplomanızın gücüne güvenin diplomanızın. Buna güvenin siz. Zenginin çocuğu 18 yaşında 20 bin lira maaşla dokunulmazlıkla ve askerlikte muaf olarak Milletvekili olacak, fakirin çocuğu 20 yaşında Erbab’da şehit olacak. Yok, öyle yağma hayır diyorum hayır. Evet dersen bütçenin tümünü bir kişiye bırakıyorsun bütçeyi. Tek başına bir kişi yapacak. Evet dersen anayasa mahkemesinin 15 üyesinin 12’sini bir kişi atayacak. Evet dersen, cumhurbaşkanı 6 ay süreyle olağanüstü hal ilan edebilecek.
Bakın devlet memurlarına sesleniyorum; polislere, öğretmenlere, vergi dairesinde çalışanlara, doktorlara. Ankara’da bir dedikodu var. Evet, çıkarsa 300 bin memuru tasfiye edecekler. Bu dedikodu var şuanda Ankara kulislerinde geziyor. Bir devlet memurunun buna evet demesi için aklını peynir ekmekle yemiş olması lazım.”
“Bolu’ya gidiyor, 'merhaba Bolu Beyi’nin torunları' diyorlar”
Konuşmanın sonunda Başbakan Binali Yıldırım’a seslenen İnce, “Bolu’ya gidiyor, 1 sayfalık yada yarım sayfalık da mı tarih bilgin yok senin be mübarek. Bolu’ya gidiyor 'merhaba Bolu Beyi’nin torunları' diyorsun. Bolu Beyi zalim, bolu beyi zulme der. O bolu beyinin torunuysa biz Köroğlu’nun torunuyuz Köroğlu’nun. O Çanakkale’ye gidiyor, Çanakkale geçilmez dediler, geçiyoruz diyor. Köprü yapacakmış. Be güzel kardeşim Çanakkale geçilmezi İngilizlere, Fransızlara, İtalyanlara söylediler. Sen niye üstüne alınıyorsun, anlamış değilim” dedi.
İnce konuşmasının sonunda alana toplanan kabalık gruba, bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit memleketi kurtarır diyerek sözlerine son verdi.
Son Güncelleme: 12.04.2017 18:31
İşte o yiğitte ERDOĞAN oluyor
Biz ne vatan hainiyiz ne de başka birşey,bizim sadece geleceğimiz var bırakacağimiz gerimizde...AKP ye ne bir iş yaptıracağız ilerde nede buzamana kadar yaptırdık eğer gebe değilsek kimseye tabiiki oyumuz HAYIR a...