Bilecikspor hafta sonu oynadığı Vitraspor maçını kaybederek yıllar sonra profesyonel lig şansını büyük ölçüde yitirerek, Bölgesel Amatör Lig (BAL) şansını başka bahara bıraktı.
Bilecikspor, 2007-2008 sezonunda 3. Lig’de düştüğü bu güne kadar hem taraftar olarak hem de protokol olarak görüp göreceği en güzel tabloyu gördü. Şimdi Bileciksporlu yöneticiler büyük bir başarıya imza attılar AMA; Hep maddi imkansızlıklardan bahsettiler. Evet, doğrudur maddi imkansızlıklar yaşanıyor bu takıma kimse sahip çıkmıyorsa; iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batıracaksın. Başarı olunca her şey olur, bu takım senelerce 3. Lig’de mücadele etti 1 kere 2. Lig kapısından geri döndü. İnsanlar hep verdi ama başarı gelmedi.
Bilecikli bürokrasiler evet futbolu, basketbolu, voleybolu sevmiyorlar AMA, Sayın Bilecikspor Başkanı sen bu takımı alırken bunları bilmiyor muydun? Bu takım ilk 2 hafta mağlup olduğu zaman takım içinde çıkan gruplaşmalara neşter kesseydiniz bugün durum daha farklı olurdu. Sen bazı oyuncuların eline yetkiyi verdin, adamlar oyundan çıkarken bile bu yetki verdiğin oyunculara “Abi ben oynayamayacağım çıkıyorum” dediler antrenörü hiçe saydılar. Bu takımda Fatih Savak’a hiçbir zaman antrenörlük yaptırmadınız, takımda abilerin var, onların dediği olacak diye haftalarca oyaladınız.
Şimdi taraftar bütün sorumluluğu Fatih Savak’a yüklediler. Sayın Başkan Vitraspor maçının devre arasında soyunma odasında ne kulisler döndü? Büyük umutlarla alınan Ertuğrul Gülllük ‘ETO’ neden yenilen golden sonra oyundan alındı? Bu çocuk İstanbul Selim Paşaspor’dan 55 dakika için mi transfer edildi? Bu oyuncunun oyundan çıkması için hangi oyuncular baskı yaptı? Takıma sırf eş, dost olduğu için transfer edilen ‘Torpilli Oyuncular’ 14 hafta oynamazken, şampiyonluk maçında oyuna kurtarıcı diye neden giriyorlar? Büyük umutlar ile transfer edilen diğer oyuncular öz güven eksikliği yüzünden oyundan düşerken, yanlış kadro ve değişlikler yüzünden bu maç kaybedildi.
Bazı oyuncular önünden geçen topa müdahale bile etmeyerek, sinema seyredermiş gibi seyrediyorlar ve 90 dakika top oynuyorlar. Hakkını yemeyeceğimiz tek isim Bilecik çocuğu Tolga Burulday oldu. Dili dışarıda 90’ıncı dakikada bile mücadele etti, terinin son damlasına kadar. Bunun sebebi antrenman 3 günlük antrenman ile ŞAMPİYONLUK maçına hazırlanacaksın, çoğu futbolcu antrenmana gelmeyecek, sonra ya kasık atar, ya da taraftarın kafası atar. Sayın Başkan taraftar hırsından heyecanından sabaha kadar uyuyamadılar hesabını nasıl vereceksin ? Taraftarın pankartları indirirken gözlerinden akan o yaşlar yazık değil mi? Maddi imkansızlıkların arkasına bu denli sığınıp bunca şey görmezden mi gelinsin? Takımda sadece iki üç kişide bulunan o hırs, o azim, takımı içten içe kemirenler de olsaydı maç çok farklı sonuçlarla biterdi. Şimdi herkes eğri oturup doğru düşünmeli. Şimdi Soruyorum Suç kimde BAŞKAN !?
