Bilecik Alperen Ocakları tarafından son günlerde yaşanan olaylara tepki göstermek için 100 kişilik bir gurup eşliğinde 'Bayrak yürüyüşü' düzenlendi.
Bilecik otogar mevkiinden Cumhuriyet meydana kadar yürüyen gurup, burada saygı duruşu ve İstiklal marşı okudu. İstiklal marşının okunmasının ardından Bilecik Alperen Ocakları İl Başkan Yardımcısı Turgay Yıldız bir basın açıklaması yaptı. Yıldız, milletin, vatanın, ve nazlı bayrağın böylesine zor günlerde böylesine hain saldırılar altında dahi olsa mezhep, dil, ırk, renk ayrımı yapmadan bu kutsal yürüyüşe destek veren büyük birlikteliklerinin ifşa ettikleri için teşekkür ettiğinin belirtti. Yıldız, “ Biliriz ki bu ülkeyi Kürt'ü, Türk'ü, Laz'ı, Çerkez'i gibi daha ismini sayamadığımızı 72 etnik kökene mensup vatansever yiğit insanlarla kurtardık ve bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü kazandık.
Türk'ün gücünü kabullenemeyen bazı kirli eller, bu aziz vatanın evlatlarına acımasız ve bir o kadar kutuplaştırıcı oyunlar tezgahlayıp, bunun akabinde kardeş kanının döküldüğü kaotik bir ortam oluşturarak, bölünmez bütünlüğümüzü tehlike altına almak istemişlerdir. Ama hesap edemedikleri bir şey var, o da aziz Türk milletinin iman aşkıyla bütünleşen bitmez asil gücüdür. Yeri geldiği zaman hepimiz asker, hepimiz polis olur ve hepimiz bu aziz vatan için ölmeyi boynumuza borç biliriz. Bunun için ne gocunur ne de düşünürüz. Bu vatan bize babadan değil, atalarımızın aziz kanlarıyla süslediği kutsal bayrağımızla kaldı. Şimdi bize düşen vatanımızın, bayrağımızın bölünmez bütünlüğünü tüm dünyaya göstermektir” dedi.
“BDP’LİLER KERKÜK VE MUSUL’DAKİ KATLİAMI GÖRMEMEZLİKTEN GELİP TÜRK MİLLETİNİN BİR PARÇASI OLMADIKLARINI GÖSTERDİLER”
Ne büyük tezatlıktır ki 'Orada insanlık ölüyor' diye bağıran BDP'li köpekler, Kerkük'te, Musul'da verilen mücadeleyi ve katliamı görmezden gelerek bir kere daha bu aziz Türk milletinin bir parçası olmadıklarını gösterdiklerinin belirten Yıldız, “Bakınız IŞİD'in zulmü altında kalan, El Arap için yapılan bunca tahribatın, hiçbir açıklayıcı ve geçerli bir sebebi yoktur. Evet, orada insanlar ölüyor buna hiçbir zaman göz yummamalıyız ve yüce Türk milleti de göz yummadı. Ancak ülkemiz içindeki hain odaklar yine bunu bahane ederek nice Müslüman kardeşimizin canına kıydı, devletin malını yağmaladı, esnafların işyerini talan etti. Bu hain saldırılarda 40'a yakın vatandaşımız hayatını kaybetti. Olaylarda 212 okul binası, 67 emniyet binası, 25 kaymakamlık binası, çocuk yuvaları, Kızılay kan merkezleri, belediye binalarının aralarında bulunduğu 780 bina, toplam olarak da 113 bina yakılmış veya tahrip edilmiştir. Şiddet eylemlerinde özel araçlar, belediye araçları, ambulanslar ve polis araçları yakılmış ve toplamda bin 177 araç kullanılamaz hale getirilmiştir.
Bu olayları körükleyenler kesinlikle bizlerin kardeşleri değildir. Hiçbir Müslüman, Müslüman kardeşine böyle zulüm etmez. PKK faşist köpekleri kendilerini Kürtlerin savunucusu göstermeye çalışırken, en çok zulmü yine Kürt kardeşlerimize yapmışlardır. Gözü dönmüş bu hainlerin elbet elleri kırılacaktır. Bu eli kıracak olan da yine büyük Türk milleti olacaktır. Artık Kürt kardeşlerimiz de bu oyunu görmeli ve artık onlar da buna dur demelidir. Yaşadığımız bu acı olaylar fitne odaklarının şeytani senaryolarından ibarettir. 16 yaşındaki bir Kürt kardeşimiz Yasin Börü, kurban eti dağıtırken başı taşla ezilerek hunharca katledildi. Mahallesinde hava almak için dışarı çıktığı zaman kafasına taş atılarak öldürülen Serdar Arslan'ın suçu ne idi sorarım size” dedi.
“AYYILDIZLI BAYRAĞIMIZ HEPİMİZİNDİR LAZ’IN, ÇERKEZ’İN, GÜRCÜ’NÜN, TÜRK'ÜN, KÜRDÜN NİCE ADINI SAYAMADIĞIMIZ ANADOLU, MİLLETLERİNİNDİR”
Ay yıldızlı bayrağın herkesin, Laz’ın, Çerkez’in, Gürcü’nün, Türk'ün, Kürdün nice adını sayamadığımız isimlerinin Anadolu milletlerinindir diyerek sözlerine şöyle devam etti;
“Yüce Allah elbet bunun hesabını ahirette soracaktır lakin bu dünyada bunların hesabını bizim aracılığımızla sormayı nasip eylesin. Yaşanan bu olaylar bir kez daha gösterdi ki PKK ve bunun baş iti Apo, Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değildir. Umuyoruz bunu gerek halkımız, gerekse de mesuliyet makamındaki devlet yöneticilerimiz artık görsün ve bu hainleri şımartmaktan vazgeçip bu aziz milletin yumruğunu tam göğsüne indirsin artık hep birlikte bayrağımıza yan gözle bakanın gözlerini oyma vaktidir.
Haydi Bilecik tekrardan o şanlı ecdadımız gibi gelin yeniden kardeşliğimizi pekiştirelim. Tüm dünyaya bu milletin ayrılmaz bir bütün olduğunu gösterelim. Muhsin Yazıcıoğlu'nun da dediği gibi 'Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ancak söz konusu vatan ise dünyanın şah damarını keseriz' diyebilelim. Sözlerimi Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in sözüyle noktalamak istiyorum. 'İslamiyet’ten yoksun bir Türklüğün, cesetten farkı yoktur, Türk önce Müslüman, sonra Türk'tür”.
Son olarak “Ne mutlu Türk'üm diyene “diyerek sözlerinin tamamladı. Yürüyüşü Bilecik Ülkü Ocakları da destek verdi. Yürüyüş olaysız bir şekilde sona erdi.
