"PERFORMANSI ÖLÇMEK İDDİASIYLA ÖĞRETMENLERİ AYRIŞTIRACAK"

Bilecik'te eğitimciler eğitim sistemine tepki göstererek, "Mülakatla atamadan da sözleşmeli öğretmenlikten de vazgeçilmelidir" dediler.

İbrahim Rafet Sünetci
İbrahim Rafet Sünetci
28 Mart 2018 Çarşamba 11:45
454 Okunma
"PERFORMANSI ÖLÇMEK İDDİASIYLA ÖĞRETMENLERİ AYRIŞTIRACAK"

  Bilecik'te eğitimciler eğitim sistemine tepki göstererek, "Mülakatla atamadan da sözleşmeli öğretmenlikten de vazgeçilmelidir" dediler. 

  Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan bir grup eğitimci adına açıklama yapan Eğitim Bir-Sen Bilecik Şube Başkanı Ahmet Selöz, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, eğitimcilerin moral ve motivasyonunu bozacak, yüz yüze bakanları karşı karşıya getirecek, saygınlığını zedeleyecek performans değerlendirme sistemi taslağına ilişkin itirazlarımızı haykırmak; iş barışına halel getiren, vicdanları yaralayan, adalet duygusunu örseleyen mülakatla sözleşmeli öğretmen atama uygulamasına yönelik eleştirilerimizi dile getirmek için toplandıklarını belirtti.

 Selöz, "Son zamanlarda artan, bazısı ölümle sonuçlanan eğitimcilere şiddet olaylarını protesto etmek , sesimizi duyurmak, yetkilileri uyarmak için bir aradayız. Ekim 2017 tarihli Kurum İdari Kurulu Çalışma Raporu’nda 'Pilot illerde uygulaması denenmeye başlanılan, öğretmen motivasyonunu olumsuz etkileyecek, çalışma barışını bozacak, kanuni dayanağı olmayan öğretmenlerin performans değerlendirmesi uygulamasına son verilmesi' konusu üzerinde çalışma yapılması imza altında alınmasına rağmen böyle bir taslağın hazırlanması, söz konusu çalışmanın yapılmadığını, Bakanlığın, attığı imzanın gereğini yerine getirmekten imtina ettiğini göstermektedir. Taslak bir bütün olarak incelendiğinde, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısının olmayacağı, aksine kurumsal bütünlüğü, mesleki motivasyonu, çalışma barışını ve iş birliğini zedeleyeceği, öğretmeni mesleğine odaklanmak yerine performans puanını yükseltme ve yazılı sınava hazırlanma eksenli bir çalışma hayatına yönlendireceği görülmektedir" dedi.

  "Performansı ölçmek iddiasıyla öğretmenleri ayrıştıracak"

  Eğitim Bir-Sen Bilecik Şube Başkanı Ahmet Selözi performansı ölçmek iddiasıyla öğretmenleri ayrıştıracağını söyleyerek, "Kurumsal bütünlüğü, mesleki dayanışmayı, iş birliği içinde çalışma güdüsünü zedeleyecek bir uygulamanın eğitimin var olan niteliğine de bir darbe vuracağı hesaba katılmalıdır.  Eğitimde; öğretmen açığı, mülakatla sözleşmeli öğretmenlik, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, yabancı dil pilot uygulaması, rehberlik hizmetlerinin hizmetin özüne uygun kurgulanamaması, teftiş sistemindeki dönüşümün tamamlanamaması ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi, ortaöğretime geçişte yeni sürecin soru işaretleri içermesi, alan değişikliği taleplerinin karşılanmaması, yer değişikliği sürecinde yaşanan sorunlar, öğretmene karşı giderek artan şiddet gibi, bir an önce yapılması gereken çok iş, çözüme kavuşturulmayı bekleyen onlarca sorun varken, bunlara yenilerini ekleyecek, çalışma barışını bozacak uygulamalarda ısrar etmek, yönetilmesi zor süreçlere yol açacaktır. Hayata geçirilmek istenen performans değerlendirmesinin hukuki ve kanuni bir dayanağı bulunmamaktadır. Aday öğretmenlerin asli öğretmenliğe geçiş süreci hariç tutulursa, 657 sayılı Kanun ve 652 sayılı KHK başta olmak üzere, eğitim çalışanlarının statülerini düzenleyen temel düzenlemelerin hiçbiri taslakta yer alan türden bir performans değerlendirmesine imkân tanımamaktadır" dedi.

  "Bu yaptırım motive etmek yerine motivasyonu bitirmektir"

  Selöz, öğretmenin performansının ölçülmesine neden gerek duyulduğu, kamuoyuyla ve sosyal taraflarla paylaşılmadığı gibi performans ölçümünün neye hizmet edeceği de ortaya konulmadığını anlatarak, "Motive etmek yerine olan motivasyonu bitirmek ve kamu görevlilerini tehdit etmek sonucu üreten bir içerikle performans sistemi kurmak, herkes için hem yorucu hem de yıpratıcı süreçlere yol açacaktır. Eğitim kurumlarının konumu, bulunduğu bölge, il, ilçe, coğrafi konum ve çevre şartları, fiziki donanım ve altyapı, öğrenci kitlesi ve ebeveynlerin sosyal, kültürel ve ekonomik konumları, eğitim yönetimi ve diğer kurumlarla ilişkiler gibi eğitime doğrudan etki eden faktörler, ülkenin tamamında eşit bir şekilde dağılmadığından ortak değerlendirme kriterlerinin ortaya konulması mümkün görünmemektedir. Buna rağmen performans değerlendirmesi yapmaya kalkmak, eşit imkan ve şartlara sahip olmayan kişilerin bireysel çaba ve fedakarlıklarının göz ardı edileceği, hakkaniyet boyutuyla vicdanları zedeleyen sonuçlara yol açacaktır" dedi.

  "Bakanlığın kurumsal performansı sorgulanmadan öğretmenin performansı değerlendirilemez"

  Selöz, Eğitim sisteminin mevcut durumu ve ortaya koyduğu sonuçlar açısından öğretmenin görevini ifasının tek başına belirleyici bir ölçüt olmadığı bir sistemde, politika üreticilerin ve karar alıcıların hatalarının sonuçları nasıl değerlendirileceğini söyledi. Bakanlığa performansa etkisi kabul edilecek mi? sorusunu soran Selöz sözlerine şöyle devam etti;

  "Bu husus tartışma konusu yapılmaksızın öğretmenlerin performansını ölçmeye kalkmak, müsebbibi olmadıkları sorunlara ilişkin soruların cevabını öğretmenlerde aramak anlamına gelecektir. Öğretmenlere mesleklerini ifada neredeyse hiçbir özerkliğin tanınmadığı, eğitim hizmetinin sunumunda öğretmenin karar alma mekanizmasından dışlandığı, sadece verili görevleri ifasının istenildiği bir ortamda öğretmenlerin oluşturulmasında yer almadıkları kararların öngörülebilir sonuçlarından dahi sorumlu tutularak değerlendirilmeleri kabul edilemez. Hali hazırda Öğretmen atama ve yer değiştirme yönetmeliği çerçevesinde yapılan performans değerlendirmelerine ilişkin mahkeme kararlarında, somut bilgi ve belgeye dayanmayan değerlendirme puanlarının hukuki denetime elverişli olmadığı için hukuken korunmayacağı hususu sık sık vurgulanmıştır. İdari yargı mercileri, hukuki denetime elverişli bir değerlendirme süreci konusunda ısrarcı olmakta, bunun yanında olumsuz değerlendirmelere yol açan nedenlerin ve bu olumsuzlukların hizmete etkisinin ortaya konulmasını özellikle aramaktadır. Buna rağmen performans değerlendirme taslağında hukuki denetime elverişli bir değerlendirme setine yer verilmemiş, mahkemelerce aranan kriterleri cevaplayacak tarzda bir değerlendirme süreci öngörülmemiştir. Taslağın bu şekliyle yürürlüğe konulması halinde dava konusu edilen her değerlendirmenin idari yargı mercilerinden döneceği, bunun da süreci işlemez ve işlevsiz kılacağına şüphe yoktur."

  "Mülakatla atamadan da sözleşmeli öğretmenlikten de vazgeçilmelidir "

  Selöz son olarak, verdikleri mücadele sonucu 2011 yılında kaldırılan sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına 2016’da 668 sayılı KHK ile tekrar geçirildiğini anlatarak, "Tek başına sözleşmeli öğretmenlik uygulaması çok ciddi bir sorun iken, atamaların mülakatla yapılması, yapılan mülakatlar çerçevesinde adayların kazanma ya da kaybetme nedeninin objektif bir şekilde izah edilmemesi, birçok yazılı sınavdan geçen öğretmen adaylarının farklı komisyonlarca bir kaç dakikalık mülakatla elenmesi adalet duygusunun zedelenmesine neden olmaktadır. Farklı istihdam modellerinden vazgeçilmelidir. Bakanlık, öğretmenler arasında fark oluşturan ve öğretmenlerin özlük haklarında sorunlara neden olan sözleşmeli öğretmenlik uygulaması yerine, dezavantajlı bölgelerde çalışacak öğretmenleri teşvik edecek bir mekanizma geliştirmelidir" dedi.

Anahtar Kelimeler:
BİLECİKHABER
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
öğretmen borsasına tepkiniz ne olacak? 2018-03-29 12:04:49

sayın sendika yetkililleri çok haklı bir tepki vermiş.peki bilecik merkez Atatürk ilk okulunda, çocuğunu 1.sınıfa yazdırmak isteyen velilere öğretmen borsası kurulmuş durumda. falanca öğretmeni tercih ediyorsanız 300 tl, filanca öğretmeni tercih ediyorsanız 500 tl bağış yapmanız gerekir deniyor. öğretmenleri açık arttırmayla adeta pazarlıyormuş gibi yapılan bu hakaretvari tutuma ne diyecekler?

banner22

resim yükleresim yükle