Yapay genel zekâ, artık sadece teknolojik bir yarış değil; süper güç olmanın yeni anahtarı. ABD merkezli düşünce kuruluşu RAND’ın dikkat çeken raporu, yapay zekânın yanlış yönetilmesi halinde küresel savaş ve derin krizlerin kaçınılmaz olacağı uyarısında bulunuyor.
Raporun yazarı Karl Mueller’e göre, stratejik önlemler alınmazsa dünya yeni bir yıkım eşiğine sürüklenebilir. Türkiye'ye yönelik hazırlanan raporla bilinen ABD merkezli düşünce kuruluşu RAND Corporation geçtiğimiz günlerde "Yapay Genel Zekâ Yarışında Jeopolitik İstikrarsızlık Risklerini Dikkate Almak" başlıklı dikkat çeken bir rapor yayımladı. Yapay ve genel zeka yarışının küresel güvenlik, jeopolitik istikrar ve savaş riski açısından taşıdığı riskleri bütünlüklü şekilde ele alan rapor, RAND Corporation uzmanlarından Karl Mueller tarafından hazırlandı. Raporda yapay zekanın yalnızca teknolojik değil, jeopolitik düzlemde de varoluşsal bir tehdit haline geldiğinin altı çizilirken, "Yapay zeka sistemleri bir kez geliştirildiğinde, bu gücü elinde bulunduran devlet tarihte eşi benzeri görülmemiş bir süper güce dönüşecek ve dünyada güç dengelerini kökten değiştirecek. Bu durum, yalnızca teknolojik bir yarıştan ibaret değil; tıpkı Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi, devletleri önleyici saldırılar, silahlanma yarışı, karşılıklı güvensizlik ve istikrarsız koalisyonlar sarmalına sürükleyebilir" denildi.