Bilecik merkeze bağlı Çukurören köyünde 150 yıldır aynı tohumla üretilen acı kırmızı biberler, toplandıktan sonra köylüler tarafından balkonlarda, çatılarda, ev duvarlarında kurutuluyor. Evlerin yanı sıra cadde ve sokakları da süsleyen biberler, başta Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere 81 ile satılıyor.

Bilecik’e 9 kilometre uzaklıkta olan Çukurören köyünde senede yaklaşık 120 tona yakın pul biber üretimi yapılırken, köyde yaşayan hemen hemen herkes evinde kırmızı biber üretimi yapıyor. 7 ay önce diktikleri tohumlardan oluşan kırmızı biberleri toplayan köylüler, onları bir ipe dizerek kurutmaya bırakıyor. Bütün köyde kırmızı biberleri ipe dizen köylüler, ürünleri kuruttuktan sonra kırma makinesi ile pul biber haline getirecekler.

"Çukurören köyü ekolojik turizmin bir parçası haline gelmektedir"
Hasada ve biberleri ipe dizme işine katılan Bilecik İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Necmettin Yoldaş, "İlimizin bir marka haline gelmiş ürünü olan Çukurören biberi hasadına başlandı. Çukurören köyünde eski usul ipe dizilen ve asılarak kurutulan biberlerle donatılmış avlu ve sokakları adeta kartpostallık.

 Bizim için ekonomik değeri yüksek olan Çukurören biberimiz son yıllarda fotoğraf sanatçılarının ve ekolojik turizmin bir parçası haline gelmektedir. Adeta bir resim tablosunu andıran bu karelerin devam etmesi ve üretiminin son bulmaması adına bu yetiştiriciliği genç jenerasyonlara aktarmamız gerekmektedir. Bu köyümüze köylülerimizin tek istediği kurutma tesisi kurulması oldu. Bizler de konu hakkında çalışmalar yapacağız" dedi.

"Her yıl kendilerine tohum ayırıyorlar"

Çukurören köyünün muhtarı Muhittin Dündar ise, bu yıl 120 tonun üzerinde bir hasat beklediklerini anlatarak, "Bu biberlerin ekim işlemi mart ayının sonunda, nisan ayının başında yapılır. Daha sonra sularız yetiştiririz. Mayıs sonu 15’inden sonra haşlarız. Mayıs, haziran, temmuz aylarında sulama ve kazması olur. Ağustos’un 15’inden önce toplamaya başlarız. Dizeriz, kuruturuz. Bu biberler 7-8 ayda meydana gelen bir şey. Köy genelinde 100-120 ton olur bu biberden.

 Bunları kuruttuktan sonra saplarını kopartırız. Bunların kırma makineleri vardır, kırarız pul biber haline getiririz. Bilecik Çukurören köyü bu biberle anılır ve bu biber çok meşhurdur. Emeğimizin karşılığını Cenab-ı Allah verirse alıyoruz. İnşallah alacağız, biber iyi bu sene.

 Hastalık gelmezse emeğimizin karşılığını alabiliyoruz. Bu iri olanları seneye kendimize tohum olarak bırakırız. Bu biber benim çocukluğumdan beri aynı tohumdan meydana getiriliyor. Satın almıyoruz tohumunu, kendimiz üretiyoruz. Hormonlu değil yani" ifadelerini kullandı.